9 Mayıs 2013 Perşembe

Dışardan Bakınca

Bazen herşey mutlu bir tablo çizmek içindir. Ya içinde olmayı seçersin o ilginç karenin, ya da dışındalığın getirdiği o farkındalıkla o tablonun görünmeyen, kimsenin umursamadığı sadece ortaya çıkardığın, muhtemelen milisaniyelik bir tebessüm için onları birleştiren kişinin yerinde olmayı seçersin. 
Mutluluğun tablosu yapılabilir şeylerden midir? Sanatkar mutluluğu resmederken ne kadar gerçek kalabilir? Benliğini gizleyerek, öteki olarak bir tabloyu, sadece iç ısıtan tebessümle ne kadar anlatabilir? İçindekileri arka plana aktarmak için kaç kuru kalem ya da havada asılı kalmış toz zerrecikleri gerekir?
Ortaya çıkan şeylerin sadece o tebessüm için olduğuna inanıyorsan, yanılıyorsun! Yüreği gülen insanın mutluluğunu anlamak için ayağındaki çamura bakmazsın. Senin için sadece yüz kaslarının doğru çalışması anlamını ifade eden Şey, öteki insanlar için ne ifade ediyor, bunu içine bakmadan anlayamazsın.
Mutluluk, herkesin yaşama hakkıyla elde ettiği ilk şey olarak, hayatta bulunabilmesi en zor şey olmuştur bana göre. Duydukların, gördüklerin arttıkça, beyin kıvrımların işledikçe mutlu olma katsayın azalır. Standart sapmanın bu kadar etki edebileceği bir mutluluk düşünebilir misin? Çocuklar neden bu kadar mutlu, şimdi daha iyi anlıyorsun. Bilmezler öteki olmak ne ifade eder, bilmedikleri için mutludurlar. Cehalet, işte bu yüzden erdemdir. 
Ha, bir de Aşk var tabi. Böyle önemli bir konuyu nasıl atlayabilirim ki? Seni mutlu edecek tek şeyin bu olduğuna inandığın için aslında bu kısmı bekliyorsun. Aşk.
Aşk mutluluk getirir mi? Aradığına bağlı bir Şey'dir bence bu. Olduğu gibi kabul etmek yerine kendin oluşturursan mutlu olamazsın. Yalın bir anlatım yerine üstün tasvirler tercih ederek sürekli devam edemezsin. İçtenliğini anlatmak için susarsın. Diyemezsin ki, bir sınavda 'Aşk nedir?' şeklinde tek soru olsa, senin adını yazarım. Çan eğrisi uygulansa bütün Aşklar sınıfta kalır diyemezsin. Diyemezsin, geceler bu Aşkı kaldırabilecek kadar paranoyak değilken neden tek başıma bırakıyorsun beni, diyemezsin. Bunu dillendiremediğin için susarsın, içten olduğunu düşünerek. 
Üstünde toz zerrecikleri bulunan siyah kalem çok anlam ifade eder. Yine de bir kalemdir, değil mi? Aşk, sana Tac Mahal'i yaptırsa bile, yalın halde bir Aşk'ı temsil eder, değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder